IRAK TÜRKLERİNE KARŞI HER DÖNEMDE
UYGULANAN
İNSAN HAKLARI İHLALLERİ SÜRMEKTEDİR.
Av. Sadun KÖPRÜLÜ
Tarihten önceleri bu topraklarda
Yaşayan Irak Türkleri her türlü Asimilasyon, soykırım, katliamlara maruz kalmışlardı. Günümüze Kadar
24 soykırım, katliam gören Irak Türkleri,
şimdide Türklüğünü, milli mücadele davasını vermiş olduğu şehitlerin
kanıyla Her türlü baskıya, acıya rağmen savunmaktadır.
Irak Türkleri Irak devletinin
1926 yılında kurulduğundan bu yana hiç bir Bağdat yönetimine karşı durmayarak,
Silahlı eyleme katılmayan tüm haklarını demokratik yollardan elde Edilmeye
çalışmışlardır.
Türk milletine inanarak, tüm amaç
ve arzuları, milli ve kültürel Kimliklerini koruyarak, kendi topraklarında
özgürce yaşamayı umut Etmişlerdir.
Irak Türkleri her bir her
dönemlerde olduğu gibi çile acılarla yaşayarak, Irak Türklerine karşı Irak Başına
gelen iktidarlar her Türlü baskılarla acımasız, işkence, sinsi yok etme politikayla, insanlık dişi ve
ürpertici Kıyıcı politikalar uygulayarak, bu kimsesiz, tek başına kalan bu
Milleti yok etmeye hala baskılar sürerek ve birçok anayasal haklarına Kavuşmayarak,
Irak'ta Saddam döneminde Araplaştırma politikası, yerine Amerika işgalinden
sora Kürt politikası devam ederek, her türlü Baskılar, Irak Türklerini aleyhine
hareket etmektedir.
Irak rejimi, nüfusları 4 milyonun
üstünde olan ve ülke toplam nüfusunun %17 ünü oluşturan Irak Türklerinin
kimliğini, varlığını açıkça inkâr Edilerek,
Irak'ın hukuk sisteminde Türklerin gözerdi olduğu Anayasasıyla açıkça meydana
koymaktadır.
Irak başına gelen bu dikta
rejimler böylece, çok açık ve net olarak Birleşmiş Milletler tarafından kabul
edilen insan hakları Evrensel Beyannamesini günümüze kadar ihlal etmektedirler.
Aydın Türk insanının baskıyla kaçırtması, para fidye vermesi, baskı
Patlama Suikast olayları korkusuyla kendi yerini, yurdunu,
köyünü, toprağını bırakarak Türkiye Ve üçüncü Avrupa devletlerine
uzaklaşmasıyla böylece nüfusunun sayımda
Çok az görünmesiyle, Ana yurtları
Olan, Kerkük, Erbil, Musul, Altunköprü, Tuzhurmatu, Telafer Türkmeneli
bölgelerine yüz binlerce Kürtler, Araplar yerleşmişlerdir, günümüze kadar 800
yüz bin olan Kerkük Türk şehrinin nüfüsü günümüzde 1 milyon 700 bine çıkmış
yüzde, Yüz bir Türk şehri Kerkük'e 700 benin üstünde Irak'ın her bir Yerinden,
komşu ülkelerden Suriye, İran Ve Irak’ın kuzeyinden Kürtler akın ederek,
yerleşmişlerdir, tapu, Nüfus dairelerini yakıp, yandırarak, mezar taşlarını
bile kırarak Türk kimliğini ortadan kaldırmaya uğraşmaktadırlar.
Irak Türkleri ana problemi büyük
ölçüde buradan, yani Irak Anayasasında Türklerinin etnik kimliklerini, anayasal
ve politik Haklarını tanımamasıyla eşit olarak başkaları gibi özgürce,
selametle yaşamayı istiyorlar.
Irak Türkler:
1-Doğru bir Sayım olursa Irak
Topraklarında nüfusunun % 17 sini kapsayacaktır. Baskıyla yok sayılmakta
olarak, Irak içinde hiç bir platformda genel haklarını tam doğruca
savunmamaktadırlar, birçok Toprakları Araplar, Kürtler tarafından el koymuştur
hala bu haklar Almadan verilmemiştir.
2-Irak devletinin kurulusundan
bugüne kadar 85 yıl içerisinde Irak Başına gelen bütün iktidarlar hükümetler
tam olarak haklarını vermemişlerdir.
3-Irak'ta kraliyet döneminde bile
Türkler genel olarak haklarına kavuşmayarak, yene o dönemde bir parlamento
vardı. Ve Türklerden bile o dönemde iki Ya da üç milletvekili mecliste
bulunmaktaydı. 1958 de Irak
Cumhuriyetinin kuruluşu ile böylece Türklere hiç bir zaman mecliste Temsil
hakkı verilmemiştir,
Irak Türkleri, kraliyet döneminde
her türlü anayasal haklardan yoksun kalarak, bu dönemde de 1924 ve 1946
yıllarında Türklere karşı iki Katliam gerçekleşti ve Türk aydınları işlerinden
oldular ve Irak'ın Güneyine sürüldüler ve zorunlu olarak Araplarla yaşadılar.
Cumhuriyetin döneminde Irak rejimi Türk aydınlardan
yüzlercesi sürgüne gönderildi, memurları toplu olarak güney bölgelerine
atandılar. Kerkük'te Türkçe Ve Arapça çıkmakta olan gazeteler, dergiler
kapatıldı 14 Temmuz 1959 Günü Kerkük'te korkunç bir katliam 3 gün geceli,
gündüzlü sürerek Yaşandı. Yüzlerce Türkler her türlü baskıyla, canavarca
öldürüldü, Sürüklendi, Asıldı, kesildi,
bu katliamı, Komünistler ve Kürtler Mesut Barzani’nin babası Molla
Mustafa Barzani tarafından uygulanmıştır.
Irak Türkleri daha acısını 35 yıl
çile, baskısı, katliamı, soykırımı, BAAS partisinin 1968 yılında yapmış olduğu
bir darbeyle Irak Yönetimini ele geçirerek, kıyıcı rejim 1968 ve 1990 tarihli Anayasalarında,
4 milyon Türkleri yok sayarak, Irak halkı Arap ve Kürtlerden oluştuğunu
söyleyerek, Türkleri anayasal haklarından yoksun bırakarak Gözerdi Etmiştir ve
dünyanın gözü önünde Türkleri asimile etme, Türk Bölgelerini Araplaştırma ve 3
milyon Türkü çeşitli yollarla yerinden Yurdundan ederek, bölgenin etnik
yapısını değiştirerek, oraları
Araplaştırma çalışarak yüz binlerce Arapları, Arap
devletlerinden ve Irak'ın güneyinden ev, para vererek Kerkük ve öteki Türk
bölgelerine Yerleştiriliştir.
1970 tarihinde beri en ağır ve
çirkin biçimde Uygulamaya başladı, 1975 tarihinde gizli bir kararla Irak'ın
kuzeyinde bir Türk kalmayacak Diye 10 yılık bir proje uygulamayı planladı.
Irak Türklerinin kimlik varlığını yok etmekle 1947.1957.
1965. 1977 ve 1987 yıllarında yapılan nüfus sayımlarında Irak Türklerinin
sayısını az sayarak % 2 olarak
gösterilişlerdir.
Yalnız 1957 nüfus sayımında Türkmen'lerin nüfusu, resmi
açıklamaya Göre 500.000 olarak toplam Irak nüfus sayısı ise altı buçuk milyon İdi.
Irak'ın nüfusu 25 milyon olarak Türkmen nüfusu günümüzde ne kadar Artmıştır
acaba? Binlerce Türkmen aşiretleri, oymakları zorla, baskıyla Bir dönem Arap,
yazılarak, şimdide Kürtlerin baskısıyla Kürt yazmaktadır.
1987 Irak nüfus sayımında Türklere kendinizi ya Arap ya da
Kürt Yazdırın diye her türlü tehditleri, öldürme korkusu yapılmaktadır.
Nüfusta Türk yazanlar sürgün,
hapishane, idam, tutulmakla tehdit Edilirdi.
Saddam’a karşı çıkan birçok köy
ve yerleşim bölgeleri, Köyleri zorla boşatılarak, köyler yıktırıldı, Türkleri
Arap Bölgelerine askeri araçlarla dağıtarak ve oralarda zorunlu yaşama
Mecbur edildiler. Irak Saddam
rejimi, Türk şehir, kasaba ve köylerin Türkçe olan Adlarını Arap adlarıyla
değiştirdi. Onlarca mahalle, cadde ve Sokakların adı Arapça oldu. Bu arada
Kerkük'ün, Altunköprü’nün adı Değişildi,
1980 -16 Ocağında, Irak Türk
Lider ve aydın kesimlerini oluşturan Onlarca insanimiz gizli yargılama sonunda
idam edildi. Bunların Başında: Emekli Albay Abdullah Abdurrahman, Doç. Dr.
Necdet Koçak, Ziraatçı Dr. Rıza Demirci, Adil Şerif, Yarbay Halit Akkoyuncu
öğretmen Mehmet Korkmaz, Rüştü
Muhtaroğlu gelmektedir.
Saddam dikta rejimi yüzlerce
Türkmen genci Ve aydını idam ederek, Birçok Türkleri hapiste iken işkence
sırasında Hayatini kaybetme mecbur oldular. Yapılan yargılamada herkese kapalı
yürütülmekte Ve sanıklara avukat tayin etmek hakki tanınmamıştır, böylece her
Türk’e idam yoksa yaşam boyu hüküm verilmiştir.
Abu Garip Hapse mahkûm edilen
aydınlar arasında Çok sayıda genç öğrenciler, yaşlılar: Türkçülük,
Milliyetçilik, Türkiye'den dolayı Abu Garip siyasi hapishanesinde uzun yıllar
yatmışlardır Bunlardan Enver Neftçi, Fatih Şakır, Sadun Osman Köprülü, Sadık
Arafat, Mehmet Zühdi Erşat Salihi, Ümit
Osman, Mehmet İzzet Hattat ve başkaları Ve daha Nice suçsuz gençler idam
olmuşlardır.
Temel Abbas, Halit Şengül, Celil
Terzi oğlu, Kemal Terzi, Cevdet Avcı ve büyük liderlerimiz. Son senelerde,
tutuklandıktan sonra kaybolan Türkmen'lerin sayısının
Çok olduğu bellidir. Birleşmiş Milletler tarafından görevli
özel Raportör’ün 13 Temmuz 1994 tarihli raporunda: 27 Kasım 1993 tarihinde Ordunun
yüksek rütbeli birçok Türk subaylar tutuklanarak idam Olmuşlardır.
1991 ayaklanması sırasında
Kerkük, Erbil, Kifri, Tuzhurmati, Altunköprü şehir ve kasabaları ordu tarafından
top ateşine tutularak, Binlerce Türk şehit olarak 28 Mart 1991 tarihinde
Altunköprü Katliamında Ramazan ayında oruç sırasında, Kuran okuyarak, iki yüzün
Üstünde Saddam rejimi tarafından kurşuna dizilerek, şehit
olmuşlardır, Ve çok sayıda Saddam’ın idam, kurşunundan kaçarak Türkiye'ye göç
etmeye Mecbur kalarak yollarda yüzlerce Saddam helikopterlerden açılan ateşle Öldürülmüştür.
Açlık ve hastalıktan da onlarca
insanimiz dağlarda can Vermiştir ve üçüncü devlete gitmek için denizde
boğulmuşlardır. Ayni günlerde, Altunköprü kasabasında Kürtlerin ve ordunun iki
ateşi Arasında kalan ve bir binaya sığınan 80 Türkmen genci Irak Askerlerinin
yaylım ateşine tutularak, korkunç bir katliam sonucu şehit Olmuşlardır.
Ve Son yıllarda Saddam rejiminin
aldığı ve resmi gazetede yayınladığı Karalar gereğince yüzlerce Türkler ailesi,
güneydeki Arap bölgelerine Sürülüp orada zorunlu yaşamaktadırlar. Saddam
döneminde acılar, işkenceler bitmeyerek 9 Nisan 2003 Saddam dikta Rejimi
düştükten sonra demokrasi söylenen Irak Milleti özellikle Türkler Bu
Baskılardan, acı, işkencelerden kurtulur diye sevindi, mutlu oldular, Saddam
düştü ve işgalci Amerika geldi Kürtleri yanına alarak, Kullanarak yine Saddam
döneminde Irak Türkleri görmüş, yaşamış oldukları baskı, Çile acıyı yaşayarak
2004 yılından 2007 yılana kadar TELAFER Katliamında Binlerce Türkler şehit
olarak çok sayıda Telaferli Türkler Kürtlerin
Hapishanesine atıldılar günümüze kadar 24 katliam, soykırım
Telafer, Musul, Erbil, Kerkük, Şirinhan, Karatepe, Karakoyunlu, Yengice, Tavuk,
Amirli, Tuzhurmatu, Tazehurmatu, Kerkük ve Birçok Türk bölgelerinde
uygulanarak, binlerce Türkler şehit olmuştur.
Amerika'n Demokrasi sistemiyle
baskıları artarak günümüzde Aydın, önemli Türk şahsiyetler Dokturlar, Subaylar
kaçırılarak şehit olmaktadır ve tüm Türk bölgelerinde Patlama, suikast ve fidye
karşılığında yüzlerce Türkler kaçırılarak, Öldürülmektedir. Bunlar
yapanlar göz önündedirler bir yandan
Saddam kopyaları yanlıları, Baascılar, Saddamcılar öte yandan Kürt asayiş
peşmergeler ile birlikte uygulannmaktadır.
Saddam Rejimin Araplaştırma
politikası yanında günümüzde Mesut Barzani, Celal Talabani Ve Peşmergeler
tarafından Kürtleşme politikası artarak 31 Ağustos 1996 tarihinde ERBİL
katliamında çok sayıda Türkler şehit edilerek, şimdi Tam olarak Türk şehri
Erbil Barzani yönetimi eli Altinde her türlü Baskılar, haksızlıklar
yaşamaktadır.
Kerkük Türk şehri
Araplaştırmadan, sonra şimdi Kürtleşme politikasıyla Asimilasyon, baskı
sürerek, tüm resmi daireler, kuruluşlar tam olarak Kürtlerin yönetim altındadır
baskıyla, zorlukla patlama, kaçırma Olaylarıyla Türkler yerlerini, toprakları
bırakarak göç etmektedirler.
Ayrıca bu gün çok Irak
Türklerinin yerleri, arazileri ellerinden alınarak Kürtlere verilmiştir ve
yüzlerce yeni yatırım, evler iş yerleri Kerkük Türk bölgelerinde ve Kerkük’ün
etrafında yapılarak bölge tam olarak Kürtlerin yönetimi altına girmiştir.
Saddam dönemi giderek, ama her
türlü acılar, baskılar, çileler Irak Türklerine karşı ve Tüm İnsan Hakları
ihlalleri günümüze kadar Sürmektedir.
Ve bu uğurda haklarımızı kanla
almak için birlikte milli mücadelemizi sürdürmekle şehitlerimiz kanları yerde
kalmadan alarak varlığımızı, gücümüzü bildirmeliyiz ve çalışmalarımız,
yorulmalarımız daha fazla üstümüze düşün kutsal görev olarak başarmalıyız. Tüm
engelleri Karşımızdan, önümüzden kaldırmalıyız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder